Çocuklarımızı zehirliyorlar mı?

Gelişmiş ve medeni ülkelerin bir çoğunda çocukların atıcılık sporlarına katılımı desteklenmektedir. Atıcılık sporları, olimpik sporlardan olmakla birlikte batılı toplumlarda güvenliğin ve eğlencenin de bir parçası olarak değerlendirilmektedir.

İnsan hayatının değerli olduğu batılı toplumlarda fertlerin kendisini savunabilecekleri silahlara sahip olması ve bunlarla kendilerinin ve sevdiklerinin hayatlarını koruyabilmesi doğal karşılanmaktadır ve bu nedenle çocukluktan itibaren fertlerin sportif vesilelerle silahlara yakın olmasına özen gösterilmektedir.

Çocukların silahlarla ve silahlara dair emniyet kuralları ile erken yaşlarda tanışması sayesinde batılı toplumlar güçlü fertler yetiştirebilmektedir. Bilindiği üzere güçlü fertler, güçlü milletlerin temel taşıdır. Kendisini savunabilen güçlü fertler aynı zamanda özgür bir toplumun da anahtarıdır. Bu sebeplerle, silah kültürünü yaşatmaya devam eden ülkeler bugün de insanoğlunun gelişiminde önemli roller üstlenmektedir. Bilişim ve teknoloji gibi gelişmelerin kökeninde güçlü ve özgür fertlerin parmağı vardır. Günümüzde birçok ilerlemeye ve atılıma imza atan öncü insanlar, silah kültürü ile beslenen ve özgürlüklerini koruyabilen toplumlardan çıkmaktadır. Silahların yasaklandığı ülkelerdeki yenilikçiler ve girişimciler de silahlı ve özgür fertlerden oluşan toplumların bulunduğu ülkelere göçerek çalışmalarını bu ülkelerde sürdürmektedir. Türkiye, silahlanma haklarının kısıtlandığı bir ülke olarak uzun süredir yetişmiş insan kaynağını, silah kültürünün hakim olduğu ABD, Almanya, Finlandiya, İsviçre, İsveç ve Kanada gibi ülkelere giderlerken izlemektedir.

Bilindiği üzere silahlı ve özgür toplumlar yalnızca dünya ekonomisini geliştirmekle ve insanoğlunu ileriye taşımakla kalmazlar, dünya siyasetini de büyük ölçüde yönlendirebilecek etkiye sahip olurlar. Bu çerçevede silah kültürü, ülkelerin ilerlemesinde önemli bir paya sahiptir. Buna göre çocuklarımızı silah kültürüne yakın fertler olarak büyütmek doğru bir yaklaşımdır. İsviçre, Kanada(yakın zamana kadar) ABD, İsrail, İngiltere ve Almanya tam olarak bu yolu izlemektedir. (bkz: twitter/BSSAH)

Ekonomik veriler ve sosyal bilimlerdeki araştırmalar, silah kültürüyle yetişen özgür ruhlu insanların yaşadığı ülkelerin dünyanın geri kalanından daha zengin ve huzurlu olduğunu gösteriyor. (bkz: twitter/BSSAH) Peki ülkemizde durum ne? Çocuklarımızı silah kültürü konusunda yeterince geliştirebiliyor muyuz? Yoksa çocuklarımızın silah karşıtı zehirlerle endoktrine edilmelerine müsaade mi ediyoruz?

Duyarlı bir ebeveyn, ilkokul 2’ye giden evladının kitabından bir bölümü bizimle paylaştı. Lütfen inceleyin ve nasıl bir nesil yetiştirdiğimize şahitlik edin.

Kitaptaki mesajı dikkatle okuyun; "Çocuklar, silahları değil, barışı sevmeliler. Tabanca, top, tüfek bana hep kavgayı hatırlatıyor..."

Şimdi size bir soru: çocuklarınızın kendi haklarını bile koruyamayan, silahlardan ve kendini koruma fikrinden korkan birer fert olarak yetişmelerine göz mü yumacaksınız? Yoksa atalarımız ve günümüzdeki özgür her millet gibi çocuklarınıza özgürlüklerin bedava olmadığını, savaşa, kavgaya ve mücadeleye hazır olmayan fertlerin günün birinde mutlaka birer köle olacağını mı öğreteceksiniz?

Atatürk, meclis açılışında şöyle diyor:

"Hazır ol cenge eğer istersen sulhü salâh."

(Barış istiyorsan, savaşa hazır olacaksın).


Caner Dizdar